Bekleme Süresi

ÖÄŸretmenlerin bazıları ders anlatırken konunun anlaşılıp anlaşılmadığını kontrol etmek ya da öÄŸrencilerin dikkatini toplamak için öÄŸrencilerden herhangi birine sorular sorarlar. Ancak sorunun cevaplanması için çoÄŸu kez birkaç saniye kadar kısa bir süre bekleyerek, cevap gelmeyecek olursa hemen bir baÅŸka öÄŸrenciye yönelirler.ÖÄŸretmenin bu tutumu, öÄŸrenciler tarafından da model alınabilir.Onlar da içlerinden birine soru sorulduÄŸunda yeterince beklemeden, cevaplamak için söz istemeye baÅŸlarlar.

Bu durum, özellikle kendine güveni az ve sıkılgan öÄŸrencilerin iyice kitlenerek, bildikleri konularda bile cevap verememelerine yol açabilir. Oysa yapılan araÅŸtırmalar, öÄŸrencilere cevaplamaları için daha uzun süre tanındığında, verilen cevapların daha açıklayıcı ve üst düzeyde olduÄŸunu göstermektedir (5).

ÖÄŸretmenlerin hem kendilerini, hem de diÄŸer öÄŸrencileri, soru yöneltildiÄŸinde cevaptan önce bir süre beklemeleri için“eÄŸitmeleri”, gerekir. Bu tutum verilen cevapların daha nitelikli olmasını ve öÄŸrencilerin kendilerini daha iyi ifade edebilmelerini kolaylaÅŸtıracaktır. Bunun saÄŸlanabilmesi için öÄŸrencilere “Söze baÅŸlamadan önce herkes içinden 10’a kadar saysın” gibi yönergeler vermek yararlı olabilir.Öte yandan, öÄŸrencilerin tartışmalar sırasında birbirlerinin sözünü kesmeleri de önlenmelidir.ÖÄŸrencilerin baÅŸkalarını dinleme alışkanlığını kazanmalarına yardımcı olmak, sınıf içi iletiÅŸimi olumlu yönde etkileyecektir.