Geometri makaleleri arrow EÄŸitim makaleleri arrow Ã‡ocuk EÄŸitiminde Püf Nokta
Çocuk EÄŸitiminde Püf Nokta Yazdır E-Posta

Çocuk EÄŸitiminde Püf Nokta

ÇocuÄŸu hayata hazırlamak bir sanattır. Bu hususta anne-babaların bilmesi ve yapması gereken pek çok ÅŸey vardır. Bunlardan biri de, Yaratıcı'nın çocuÄŸa potansiyel olarak verdiÄŸi kendine güvenme (özgüven) duygusunun ona fiilen kazandırılmasıdır.

Kendi kabiliyet ve donanımlarının farkında olan, bunların önemine inanan ve kendine güvenen bir çocuk, kendi fıtrî geliÅŸme seyrinde bizzat yer alır. Çünkü inanç ve güven, çocuÄŸu harekete geçirir. Böyle bir çocuk, soru sormaktan, denemekten, araÅŸtırmaktan çekinmez; fırsatların ayağına gelmesini bekleme yerine, ortaya çıkan fırsatları deÄŸerlendirir. Hayatı tanıma ve onun her alanına girmede cesur davranır.

DüÅŸünce ve kararlarına pek deÄŸer verilmeyen, çoÄŸu zaman ÅŸiddet gören, genellikle ÅŸakaları alaya alınan, çoÄŸu defa mazeretleri yalan, atılganlıkları ukalâlık, sevinç tezahürleri şımarıklık kabul edilen bir çocuk ise, kendisine saygı ve güven duymaz.

Unutulmaması gereken bir nokta da, çocuÄŸun ilgi duyduÄŸu konulara zaman ayırmak istemesidir. Fakat, çocuÄŸun ne yapacağına çoÄŸu zaman anne-babası karar verir ve ona seçenek tanımazsa, çocuk isteklerinden mahrum kalır.

Çocuklar hayat karşısında tecrübesiz olduklarından, yetersizlik duygusuna kolayca
kapılabilirler. Bu duygudan sıyrılabilmeleri için onlara yapılabilecek en büyük yardım, empati gördüklerini ve anlaşıldıklarını hissetmelerini saÄŸlamaktır. Anne-babasından duygu yakınlığı ve destek gören çocuÄŸun, yetersizlik duygularını aÅŸma ve tutarlı bir kiÅŸilik kazanma ÅŸansı böylece artar. Anne-babalar çocuÄŸun karmaşık duygularını ve bunlara yol açan sebepleri dikkate almadıklarında ise, ortaya birtakım problemler çıkabilir.

Dodson, çocuÄŸun korkuları hakkında ÅŸöyle demektedir: "Ne yazık ki çoÄŸumuz, çocukluk günlerini 'dünyadan habersiz' 'mutlu' günler olarak görür ve çocukların korkularını, güvensizliklerini ortadan kaldırma gereÄŸi duymaz. Altı yaşında bir hastam, aÄŸlamasına yol açan bir durumda babasının, 'Bunda aÄŸlayacak ne var?' dediÄŸini anlatarak, 'Babam için belki küçük bir ÅŸeydi; ama benim için büyüktü.' dedi. Bir yetiÅŸkin için gayet normal olan bir hâdise, beÅŸ yaşındaki bir çocuk için çoÄŸu zaman ürkütücü olabilir."

Çocuk, yeni bir problem karşısında kendisini yetersiz bulduÄŸu zaman, anne-babanın yapacağı ÅŸey, onun bu iÅŸin üstesinden geleceÄŸine inandıklarını ve yanında olduklarını anlatmak olmalıdır. Çocuk anne-babaya ne zaman ihtiyaç duysa, başını çevirdiÄŸinde onları yanında görebilmelidir. Ne var ki, bu "yanında görmek", sadece fizik varlıkla sınırlı kalmamalı, gönül desteÄŸi de beraberinde olmalıdır.

Anne-babalar, her ÅŸeyden önemlisi çocuklarına sevgilerini göstererek bu psikolojik desteÄŸi saÄŸlayabilirler. "Korkma, ben yanındayım" mesajının verilmesinde, sözden ziyade çocuÄŸa sarılma, onu öpme, kolunu boynuna dolama çok daha tesirli olabilir. Ancak, "Onu sevdiÄŸimi davranışlarımla gösteriyorum, söze ne gerek var?" demek de doÄŸru deÄŸildir. Dille söylenen "Seni seviyorum." ifadesi büyükler için aynı ölçüde olmasa da, çocuk açısından duyulmak istenen iki sihirli kelimedir. Bu ÅŸekilde o kendini güçlü hisseder, etrafındaki her ÅŸey ona güzel görünür, her iÅŸ zevk verir.

ÇocuÄŸa güven kazandırmak için, öncelikle çocuÄŸu her yönüyle tanımak, kâbiliyetlerini fark etmek ve kendini geliÅŸtirmesi için ortam hazırlamak, ona sık sık söz hakkı vermek, "Ne düÅŸünüyorsun, neler hissediyorsun?" gibi sözlerle onun duygularını anlamaya çalışmak, o konuÅŸurken yüzüne bakmak, sevdiÄŸinizi söylemek, onu ciddiye aldığınızı ve fikirlerine deÄŸer verdiÄŸinizi hissettirmek, yaşına uygun görev ve sorumluluklar vermek, baÅŸarısını ve olumlu davranışlarını takdir etmek gerekir. Bunun yanı sıra, çocuÄŸa zaman ayırmak, onunla sohbet etmek, hatalı davranışları üzerinde konuÅŸmak ve doÄŸru olanı anlatmak, önemli günlerini unutmamak, mutlu ve huzurlu bir aile ortamı saÄŸlamak, aile baÄŸlarını kuvvetlendirmek ve ona ailenin ayrılmaz bir parçası olduÄŸunu hissettirmek de önemlidir. Sosyal yönü kuvvetli bir çocukta kendine güven duygusu daha fazla olacağı için, o bu tür ortamlara kendiliÄŸinden kolayca girer. Burada, bilhassa bu yönü zayıf olan çocuÄŸu sosyal aktivitelerde yer alması için cesaretlendirmek, gerektiÄŸinde bunlara birlikte katılmak, topluluk içerisinde usûlüne uyarak söz almasını teÅŸvik etmek, baÅŸkalarının yanında onu küçük düÅŸürmemek, baÅŸarısızlıklarını da büyütmemek gerekir. SaÄŸlam bir kiÅŸiliÄŸinin olması için de onun korku ve endiÅŸelerine saygı duyulmalı, aşırı tenkitçi ve yargılayıcı davranmaktan kaçınılmalı, baÅŸkalarıyla kıyaslanmamalı, yaşına uygun iÅŸleri ve bilhassa ödevlerini kendisinin yapması saÄŸlanmalı, yanlış ve yersiz mükâfat ve cezalandırmalardan kaçınılmalıdır.

Netice itibariyle, çocuÄŸu çocuk olarak görmeyip varlığı önemsenmeli; fakat aşırı beklentiler içine de girilmemeli, onun farklı ve geliÅŸmekte olan bir kiÅŸiliÄŸinin olduÄŸu unutulmamalı, okul hayatına, terbiyesine ve mânevî dünyasına önem verilmelidir. Ä°htiyaç lisanıyla yapılan bütün bu fiilî dualar, mutlaka kavlî dualarla desteklenmeli, anne-babalar bundan sonra tevekkül etmelidir.

Prof.Dr. Zeki AYDIN

<Önceki   Sonraki>
MATEMATİKÇİ PULU
HÄ°PERBOLÄ°K UZAY
FOTO MATEMATÄ°K
C.Sequin Galeri
MATEMATİK AFİŞİ
G.W.Hart galeri
KARÄ°KATÃœR
M.C.Escher galeri
MATEMATÄ°K KÄ°TABI
MATEMATÄ°K FÄ°LMÄ°