header image
Matematik Alimleri arrow Euclid (M.Ö. 325 - M.Ö. 265)
Euclid (M.Ö. 325 - M.Ö. 265) Yazdır E-Posta
İçerik İndeksi
Euclid (M.Ö. 325 - M.Ö. 265)
Sayfa 2

öklit

    Rönesans sonrası Avrupa'da, Kopernik'le baÅŸlayan, Kepler, Galileo ve Newton'la 17. yüzyılda doruÄŸuna ulaÅŸan bilimsel devrim, kökleri Helenistik döneme uzanan bir olaydır. O dönemin seçkin bilginlerinden Aristarkus, güneÅŸ-merkezli astronomi düÅŸüncesinde Kopernik'i öncelemiÅŸti; ArÅŸimet yaklaşık iki bin yıl sonra gelen Galileo'ya esin kaynağı olmuÅŸtu; Öklid çaÄŸlar boyu yalnız matematik dünyasının deÄŸil, matematikle yakından ilgilenen hemen herkesin gözünde özenilen, yetkin bir örnekti. Öklid, M.Ö. 300 sıralarında yazdığı 13 ciltlik yapıtıyla ünlüdür.

Bu yapıt, geometriyi (dolayısıyla matematiÄŸi) ispat baÄŸlamında aksiyomatik bir dizge olarak iÅŸleyen, ilk kapsamlı çalışmadır. 19. yüzyıl sonlarına gelinceye kadar alanında tek ders kitabı olarak akademik çevrelerde okunan, okutulan Elementler'in, kimi yetersizliklerine karşın, deÄŸerini bugün de sürdürdüÄŸü söylenebilir .


          Egeli matematikçi Öklid'in kiÅŸisel yaÅŸamı, aile çevresi, matematik dışı uÄŸraÅŸ veya meraklarına iliÅŸkin hemen hiçbir ÅŸey bilinmemektedir. Bilinen tek ÅŸey; Iskenderiye Kraliyet Enstitüsü'nde dönemin en saygın öÄŸretmeni; alanında yüzyıllar boyu eÅŸsiz kalan bir ders kitabının yazarı olmasıdır. EÄŸitimini Atina'da Platon'un ünlü akademisinde tamamladığı sanılmaktadır. O akademi ki giriÅŸ kapısında, ''Geometriyi bilmeyen hiç kimse bu kapıdan içeri alınmaz!'' levhası asılıydı.


          Öklid'in bilimsel kiÅŸiliÄŸi, unutulmayan iki sözünde yansımaktadır: Dönemin kralı I. Ptolemy , okumada güçlük çektiÄŸi Elementler'in yazarına, "Geometriyi kestirmeden öÄŸrenmenin yolu yok mu?'' diye sorduÄŸunda, Öklid "Özür dilerim, ama geometriye giden bir kral yolu yoktur'' der. Bir gün dersini bitirdiÄŸinde öÄŸrencilerinden biri yaklaşır, ''Hocam, verdiÄŸiniz ispatlar çok güzel; ama pratikte bunlar neye yarar?'' diye sorduÄŸunda, Öklid kapıda bekleyen kölesini çağırır, "Bu delikanlıya 5-10 kuruÅŸ ver, vaktinin boÅŸa gitmediÄŸini görsün!'' demekle yetinir .


          Öklid haklı olarak "geometrinin babası" diye bilinir; ama geometri onunla baÅŸlamış deÄŸildir. Tarihçi Herodotus (M.Ö. 500) geometrinin baÅŸlangıcını, Nil vadisinde yıllık su taÅŸmalarından sonra arazi sınırlarını belirlemekle görevli kadastrocuların çalışmalarında bulmuÅŸtu. Geometri "yer" ve "ölçme" anlamına gelen "geo" ve "metrein" sözcüklerinden oluÅŸan bir terimdir. Mısır'ın yanı sıra Babil, Hint ve Çin gibi eski uygarlıklarda da geliÅŸen geometri o dönemlerde büyük ölçüde, el yordamı, ölçme, analoji ve sezgiye dayanan bir yığın iÅŸlem ve bulgudan ibaret çalışmalardı.

Üstelik ortaya konan bilgiler çoÄŸunlukla kesin olmaktan uzak, tahmin çerçevesinde kalan sonuçlardı. ÖrneÄŸin, Babilliler dairenin çemberini çapının üç katı olarak biliyorlardı. Bu öylesine yerleÅŸik bir bilgiydi ki; pi' nin deÄŸerinin 3 deÄŸil, 22/7 olarak ileri sürenlere, bir tür ÅŸarlatan gözüyle bakılıyordu. Mısırlılar bu konuda daha duyarlıydılar: M.Ö. I800 yıllarına ait Rhind papürüslerinde onların pi'yi yaklaşık 3.1604 olarak belirledikleri görülmektedir; ama Mısırlıların bile her zaman doÄŸru sonuçlar ortaya koyduÄŸu söylenemez.

Nitekim, kesik kare piramidin oylumunu (hacmini) hesaplamada doÄŸru formülü bulan Mısırlılar, dikdörtgen için doÄŸru olan bir alan formülünün, tüm dörtgenler için geçerli olduÄŸunu sanıyorlardı.



<Önceki   Sonraki>
MATEMATİKÇİ PULU
HÄ°PERBOLÄ°K UZAY
FOTO MATEMATÄ°K
C.Sequin Galeri
MATEMATİK AFİŞİ
G.W.Hart galeri
KARÄ°KATÃœR
M.C.Escher galeri
MATEMATÄ°K KÄ°TABI
MATEMATÄ°K FÄ°LMÄ°