gg arrow EÄŸitim makaleleri arrow Ã–ÄŸretmenlerde bulunması gereken temel 11 öğretim becerisi
Öğretmenlerde bulunması gereken temel 11 öğretim becerisi Yazdır E-Posta

Bireylerde bulunması gereken temel beceriler okuma, yazma, matematik vb dir. Ancak "ÖÄŸretmenlerin sahip olması gereken temel beceriler neler olmalı?" diye düÅŸünüldüÄŸünde farklı beceriler ortaya çıkmaktadır ki, bunlar öÄŸretim becerileridir. 

Bu beceriler branşı her ne olursa olsun bir öÄŸretmende bulunması gereken minimum temel öÄŸretim becerileridir. ÖÄŸretim sürecinde sınıf içi öÄŸretim ortamında ve dolayısıyla bu ortamın saÄŸlanmasında öÄŸretmenin üstlendiÄŸi rol gereÄŸi, öÄŸretmenin öÄŸreteceÄŸi konuyla ilgili yeterli alan bilgisine sahip olması yanında,

belirlenmiÅŸ olan program amaçlarını dikkate alma, öÄŸretimi planlama,

öÄŸrenciyi tanıyabilme,

öÄŸrencinin öÄŸrenme problemlerini belirleme,

öÄŸrenciye daha kolay nasıl öÄŸrenebileceÄŸi konusunda destek saÄŸlama,

pekiÅŸtireç, motivasyon ve güdü saÄŸlama,

yetenekleri deÄŸerlendirme,

zeka türlerini/ öÄŸrenme stillerini belirleme,

tekrar öÄŸretim gibi etkili öÄŸretim yönetimi saÄŸlamaya yönelik pek çok becerilere sahip olması gerekmektedir. Bu beceriler öÄŸrenciyi öÄŸrenmeye yönlendiren veya yönlendirmeye yetecek minimum becerilerdir.

Aşağıda bu temel beceriler tanımlanmaktadır.

1. Tutumlar: Aslında tutum beceri deÄŸildir. Ancak amaç baÅŸarılı öÄŸretim yönetimi için gerekli noktaları belirlemek olduÄŸundan, tutumların özel önemini burada vurgulamak gerekmektedir. ÖÄŸretmenler öncelikli olarak pozitif ön davranışlı, tüm öÄŸrencilerin öÄŸrenebileceÄŸine inanan ve öÄŸrencilerin tüm potansiyel yeteneklerinin sonuna kadar yönlendirilmesi gerektiÄŸim düÅŸünerek iÅŸe baÅŸladıklarında mutlaka daha baÅŸarılı olacaklardır. Bu olumlu tutumlarla iÅŸe baÅŸlayan öÄŸretmenlerin pek çok belirgin davranışları vardır. Good ve Brophy (1986) öÄŸrenciyi motive eden olumlu temel öÄŸretmen davranışlarım ÅŸu ÅŸekilde sıralamaktadır:

? Samimi ve duyarlı,

? Yüksek beklentiye sahip,

? Ä°stekli ve enerjik,

? Ä°ÅŸini seven ve

? Model olan.

Bu özellikler öÄŸrencinin derse olan motivasyonu yanında baÅŸarısını da olumlu yönde etkilemektedir.



2. Organizasyon: Organizasyon öÄŸretmenin öÄŸretim sürecinde yer alan tüm faktörleri düzenlemesi anlamında kullanılmaktadır, iyi organizasyon öÄŸretmenin öÄŸretim zamanım, enerjisin!, araç-gereçleri vb. en verimli biçimde kullanmasına yardımcı olmaktadır. Yapılançalışmalar; iyi organizasyon yapan öÄŸretmenlerin öÄŸrencilerinin, iyi organizasyon yapmayan öÄŸretmenlerin öÄŸrencilerine göre daha baÅŸarılı olduklarım, daha kolay öÄŸrendiklerin! ve daha rahat bir öÄŸrenme ortamı bulduklarım ortaya çıkarmıştır.

ÖÄŸretimde yönetimsel ve kavramsal olmak üzere iki tip organizasyon vardır. Yönetimsel organizasyon, öÄŸretim zamanım arttıran ve sınıf içi karışıklığı en aza indiren öÄŸretmen davranışlarının tümünü içerir. ÖÄŸrencinin davranış problemleri önlendiÄŸinde öÄŸrenmeyiarttıran organizasyon ve sınıf yönetimi daha kolay olmaktadır. Yönetimsel organizasyon becerileri öÄŸretmenin zamanı iyi kullanmasında ve enerjisin! etkili öÄŸretime kanalize etmesinde önemlidir. Yönetimsel organizasyonu iyi yapan öÄŸretmenin özellikleri ÅŸunlardır:

? Derse (çalışmalara) tam vaktinde baÅŸlama,

? Materyalleri önceden hazırlama,

? İş programı hazırlama,

? öÄŸretimi olumsuz etkileyen tüm faktörleri en aza indirme ve

? Karışıklıkları en aza indirme.

Kavramsal organizasyon ise; fikirlerin öÄŸrenciye açık, anlaşılır ve mantıksal bir düzende sunulmasın! ifade etmektedir. Açık, anlaşılır ve mantıksal olarak organize edilmiÅŸ biçimde sunulan bilgilerin uzun süreli belleÄŸe kodlanması kolay olduÄŸundan öÄŸrencilerin daha kalıcı öÄŸrenmeler gerçekleÅŸtirmeleri saÄŸlanmış olur. Kavramsal organizasyonu iyi yapan öÄŸretmenin özellikleri ÅŸunlardır:


? Konular arası geçiÅŸi yumuÅŸak ve belirgin yapma,

? Tüm faaliyetleri bir düzen içinde sunma,

? ÖÄŸrenci dikkatin! çekmekte etkili yöntemler kullanma.



3. Ä°letiÅŸim: Genel olarak bireyler arasında anlamları ortak kılma iÅŸlemi olarak tanımlayabileceÄŸimiz iletiÅŸim süreci, kimin, neyi, kime, nasıl ve ne ile söylediÄŸini ifade etmektedir, öÄŸrenci ve öÄŸretmen arasında saÄŸlanan etkili iletiÅŸim etkili öÄŸretimi- öÄŸrenmeyi saÄŸlamaktadır, öÄŸretimde etkili iletiÅŸimi saÄŸlamak için öÄŸretmenin dikkat
etmesi gereken bazı noktalar bulunmaktadır.

Bunlar; Kavramları açıkça ifade etme: öÄŸretmenin kavramları açıkça belirtmesi, belirsizlik ifade eden "belki, olabilir, muhtemelen, genellikle" gibi terimleri sunumlarında kullanmaması ve öÄŸrencinin sorularım öÄŸrencinin anlayabileceÄŸi biçimde cevaplaması gerekmektedir. Bu durumlar saÄŸlandığında öÄŸrencinin uzun süreli belleÄŸine kodlayacağı kavramlar daha belirgin hale getirilmiÅŸ ve öÄŸrencinin kalıcı öÄŸrenmeler gerçekleÅŸtirmesi saÄŸlanmış olur. Karşılıklı iletiÅŸim saÄŸlama: öÄŸretmenin her dersinin bir konuÅŸu vardır, öÄŸretmenin bu konuyu uygun kanallar kullanarak öÄŸrencinin en iyi anlayabileceÄŸi ÅŸekilde sunması gerekmektedir.

DiÄŸer bir ifadeyle öÄŸretmen ile öÄŸrenci arasında anlamların ortak olması saÄŸlanmalıdır. Burada en büyük görev öÄŸretmene düÅŸmektedir, öÄŸretmen öÄŸrenciye sunacağı içeriÄŸi uygun kanallar kullanarak sunmalıdır. Bu kanallaröÄŸretmenin etkili kullanabildiÄŸi sesi olabileceÄŸi gibi pek çok öÄŸretim aracı olabilir. EÄŸer öÄŸretmen bunu yapmaz ise öÄŸrenciyle yeterli iletiÅŸim kurulamaz ve öÄŸretim sonunda öÄŸrencide beklenilen davranış deÄŸiÅŸikliÄŸi gerçekleÅŸemez veya istenmeyen davranışlar ortaya çıkabilir.


Konular arası geçiÅŸ iÅŸaretlerinin iyi kullanılması: öÄŸretimde bir fikri bitiren ve diÄŸer bir fikri baÅŸlatan baÄŸlantı kurucular vardır. GeçiÅŸ iÅŸaretleri bir konudan diÄŸer bir konuya geçerken öÄŸrencilerin yapılan kavramsal deÄŸiÅŸikliklerin farkına varmalarım ve bilgileri belleklerine yerleÅŸtirirken karıştırmamalarını saÄŸlar. GeçiÅŸ iÅŸaretleri olarak ÅŸekiller,
resimler gibi somut materyaller yanında "vurgulanması gereken diÄŸer bir nokta, bir baÅŸka konu, yeni konumuz, konunun farklı bir boyutu" gibi sözel geçiÅŸ iÅŸaretleri de kullanılabilir. Vurgulama: öÄŸrencileri ders içindeki önemli bilgiler konusunda uyarmaktır.

Konunun önemli oktalarım öÄŸretmen tek basma vurgulayabileceÄŸi gibi, sınıfta bazı öÄŸrencilerin veya tüm sınıfın birlikte yaptıkları sözel tekrarlarla da apılabilir. AraÅŸtırmalarda her durumda yapılan tekrarların baÅŸarıyı arttırdığı vurgulanmaktadır. ÖrneÄŸin: bir konuyu anlatırken önemli noktaların söylenmesinde ses deÄŸiÅŸtirilmesi, "herkes tekrar etsin, hep birlikte yüksek sesle tekrar edelim, tekrar edeceÄŸim nokta çok önemli, hücre zarının görevleri nelerdi?, kim tekrar edebilir, biraz önce söylediÄŸimiz gibi, AyÅŸe'nin de söylediÄŸi gibi, kitapta da belirtildiÄŸi gibi"
biçimindeki vurgularla konunun önemli noktalarına öÄŸrencinin dikkatin!yoÄŸunlaÅŸtırması saÄŸlanabilir.



4. Yeterli Ä°çerik Bilgisi ve Ä°fade DüzgünlüÄŸü: ÖÄŸretmenlerin anlatacağı konuya hakim olmaları ve öÄŸrencilerin anlayabileceÄŸi açık bir dilde sunum yapmaları gereklidir. ÖÄŸretmen anlatacağı konuyu iyi bilmediÄŸinde veya öÄŸrencilerin anlayabileceÄŸi biçimde uygun dil kullanarak sunmadığında derste çok fazla zaman kaybedecektir. Çünkü öÄŸrenci anlayamadığı noktaları öÄŸretmene sorduÄŸunda öÄŸretmen gerektiÄŸinde konuyu tekrar etmek zorunda kalacak ve baÅŸka bir konu için kullanması gereken ders süresini aynı konuyu iki defa anlatmak için kullanmış olacaktır.

DiÄŸer taraftan konuya hakim olan ve öÄŸrencilerin anlayabileceÄŸi biçimde ders sunumu yapan öÄŸretmenlerin, sınıflarında öÄŸrencilerin öÄŸrenme problemleri düÅŸük seviyede olacağından, bu öÄŸretmenlerin kendilerine olan güvenleri ve öÄŸretim yönetimindeki baÅŸarıları yüksek olacaktır. ÖÄŸretmenin tüm davranışları öÄŸrenci tarafından çok dikkatli izlendiÄŸi için öÄŸretmenin davranışlarım titizlikle ve amaçlı olarak seçmesi gerekmektedir.



5. Dikkat Çekme: Dikkat çekme öÄŸretmenin bilgi süreçlerine baÅŸvurmak ve ders boyunca dersi çekici hale getirmek veya dikkati sürdürmekte kullandığı iÅŸlemlerdir. ÖÄŸrencilerin derse olan ilgi ve dikkatleri öÄŸrencilerin öÄŸrenme stillerine, zeka türlerine, cinsiyetlerine vb. uygun öÄŸrenme aktiviteleri yoluyla çekilir. Dikkat çekme üç biçimde
gerçekleÅŸtirilebilir:

Tanıtıcı dikkat çekme (davet edici dikkat çekme): Dersin basında öÄŸrencinin dikkatin! çekmekte yapılması gereken iÅŸlemlerdir. Bu dikkat çekiciler genellikle dersin basında öÄŸrencinin motive edilmesini ve dersin hedefleri konusunda bilgilendirilmesini saÄŸlamak amacıyla kullanılır, örneÄŸin; "evet dersimize baÅŸlıyoruz, dersle ilgili olmayan tüm materyaller masalardan kaldırılsın" gibi ifadelerin kullanılması, "güncel konulardan ilginç bir soru sorma, konuyla ilgili ilginç bir fıkra-hikaye-olay anlatma,daha önceki konunun devamı niteliÄŸindeki konularda daha önceki konuyla ilgili kısa bilgiler verme" gibi tanıtıcı dikkat çekme yöntemleri kullanılabilir.

Duyusal dikkat çekme: Dikkat çekmek için bireyin beÅŸ duyusuna yönelik olarak çeÅŸitli uyarıcıların kullanılmasıdır. Bu uyarıcılar somut materyaller, resimler, modeller, tepegözde österilen materyaller, tahtaya yazılan bilgiler, ÅŸekiller vb ÅŸeklinde sıralanabilir. Akademik dikkat çekme: Basit olarak konunun önemli noktaları üzerinde durulması demektir. Nitelikli öÄŸretmen konuyla ilgili olmayan hususlar üzerinde çok zaman harcamayan öÄŸretmendir. Bu nedenle akademik dikkat çekme konuÅŸu öÄŸretmenin doÄŸrudan doÄŸruya konusuyla ilgili bilgileri vermesidir. Burada vurgulanan nokta "ek
bilgi verilmesin" anlamında deÄŸildir. Tam tersine dersin anlaşılabilir nitelikte yeterince açık olması, öÄŸrenmenin azalmasını önleyici yönde olması ve öÄŸrencinin dikkatini dağıtan örneklere/konulara/ayrıntılara yer verilmemesi gerektiÄŸi vurgulanmaktadır.



6. Geribildirim: Geribildirim bireyin gelecekteki performansım arttırmakta kullanabileceÄŸi o andaki davranışı hakkında bilgi vermektir. Geribildirimin öÄŸrenmede çok önemli bir yeri vardır (Brophy ve Good, 1986). Konu, sınıf düzeyi, görevi her ne otursa olsun bireyler performansları hakkında bilgi sahibi olmak isterler. Çünkü bireyin istenilen davranışı göstermesinde ve yanlış olan davranışım deÄŸiÅŸtirmesinde yapmış olduÄŸu davranışı hakkında bilgi sahibi olması olumlu etkiler saÄŸlamaktadır. Bireyin anlamlı öÄŸrenmesi, bilgilerini kontrol etmesi ve motivasyonunun artması açısından etkili geribildirimin özellikleri ÅŸunlardır:

? Anında sağlanır.

? Özeldir.

? Bilgi verir.

? Performansa bağlıdır

? Pozitif duygusal etkisi vardır.

ÖÄŸretmenin öÄŸrencilerine verdiÄŸi geribildirimler yazılı ve sözlü olarak ikiye ayrılmaktadır.Yazılı geribildirimler; öÄŸrenci çalışmalarında, dönem çalışmalarında deÄŸerlendirme sorularında, sınavlarda vb önemlidir. Ancak her zaman her öÄŸrenciye tek tek yazılıgeribildirim vermek öÄŸretmen için zor bir durumdur.Sözlü geribildirimler; soru-cevap durumunda doÄŸru cevap verildiÄŸinde "tamam, aferin, çok güzel" gibi ifadelerin kullanılmasıdır. Sözel geribildirimin duygusal boyutu çok önemlidir. Çünkü olumlu geribildirim öÄŸrencinin güven hissetmesin! saÄŸlayacaktır.



7. Kontrol Altına Alma: Kontrol altına alma kavramı; öÄŸrenme sürecinde öÄŸrencinin sözel ve sözel olmayan davranışlarım dikkatle izleme durumunu ifade etmektedir. Kontrol altına alma öÄŸretme-öÄŸrenme etkinlikleri sırasında yapılmalı ve özellikle elde edilen veriler öÄŸrencilerin oturarak yaptıkları iÅŸlerde karışıklıkların önlenmesinde kullanılmalıdır.

Fakat kontrol altına alma oturarak yapılan çalışmaların ötesinde, bir de öÄŸrenme etkinlikleri sırasında öÄŸrenci tepkilerinin farkında olmayı içerir. Bu durum öÄŸrencilere uygun geribildirim vermeye yardımcı olacaktır. Kontrol altına almada temel amaç saÄŸlanacak geribildirim için veriler toplamaktır. Duyarlı bir öÄŸretmen dikkatsiz öÄŸrencileri görür ve onların derse dönmelerin! saÄŸlamak yönünde öÄŸrencinin sözel olmayan davranışlarından problemi tahmin eder ve öÄŸrencilerin problemlerini çözmelerinde yardımcı olur.

ÖÄŸretmenin öÄŸrenci davranışlarının farkında olmaması, öÄŸretmenin sahip olduÄŸu diÄŸer temel becerilerin pozitif etkilerin! büyük ölçüde azaltır. Bu nedenle öÄŸretmen etkili öÄŸretim yönetimi için öÄŸrencisini sürekli olarak kontrol altında tutmalı ve öÄŸrencinin en iyi öÄŸrenebilmesi yönünde ona yol göstermelidir, öÄŸretmenlerde etkili kontrol altına alma becerisi deneyimle artmaktadır. Deneyimsiz öÄŸretmenler sınıfta aynı anda olan pek çok davranışı kontrol etmekte güçlük çekebilirler. Bu nedenle deneyimsiz öÄŸretmenler olumlu tutum içerisinde panik yapmadan öÄŸrenci davranışlarım dikkatle incelemelidirler.



8. Tekrar Gözden Geçirme ve Özetleme: Tekrar ve gözden geçirme önceki çalışmayı özetleme ve öÄŸrencinin öÄŸrenmekte olduÄŸu/öÄŸreneceÄŸi konu arasında bir baÄŸlantı hazırlamaktır. Dersin basında ve sonunda yapılabileceÄŸi gibi, dersin herhangi bir etkinliÄŸinden sonra veya önemli noktaların tekrarı amacıyla yapılabilir. Gözden geçirme öÄŸrenmeyi destekler. Gözden geçirmenin etkililiÄŸi kısa ve öz biçimde konunun tüm önemli noktalarının, normal öÄŸretim sürecinden daha kısa bir sürede verilmesiyle saÄŸlanabilir.

Tekrar gözden geçirme süreci bilgilerin uzun süreli belleÄŸe kodlanmasında ve öÄŸrencilerin bilgileri anlamlı organize etmelerinde etkilidir. Çünkü öÄŸrenci kısa zaman içinde konunun ana hatlarını deÄŸerlendirme fırsatı bulabilmektedir.Özetleme ise genellikle ders sonunda yapılan tekrar gözden geçirmenin bir formudur. Konunun tümü özetlenir, yapılandırılır ve tamamlanır.

ÖÄŸretmenler "buraya kadar yaptıklarımızı özetleyecek olursak" gibi ifadelerle dersin belirli zamanlarında da özetler yapabilirler. Basit olarak bir ilkeyi, genellemeyi ve bir kuralı belirlemek için sözel ve yazılı özetler çıkartabilirler. Yeni konu ile eski konu arasındaki iliÅŸkiyi belirlemek, konu içindeki önem noktaları vurgulamak ve ders sonunda yapılan özet olmak üzere üç farklı romanda genel özetler yapılabilir. Özetler basitten karmaşığa doÄŸru açık ve net ifadelerle öÄŸrencinin kafasında soru iÅŸaretleri oluÅŸturmayacak ÅŸekilde yapılmalıdır.



9. Soru Sorma: Soru sorma etkili öÄŸretim yönetiminde öÄŸretmende bulunması gereken çok önemli bir yetenektir. Etkili soru sorma yeteneÄŸine sahip bir öÄŸretmen, öÄŸrenci düÅŸüncelerini etkilemekte, öÄŸrencilerin sınıf içi iliÅŸki kurmalarına yardımcı olmakta, temel becerileri etkilemekte, baÅŸarıyı desteklemekte, utangaç ve sıkılgan öÄŸrencilerin derse katılımlarım saÄŸlamakta ve dikkati dağılmış öÄŸrencilerin dikkatin! toplamakta baÅŸarılıdır. Ayrıca soru sorma yeteneÄŸi diÄŸer öÄŸretim becerilerinin/ yeteneklerinin ortaya çıkmasında da etkilidir.

Soru sorma becerisi zordur, çünkü bu süreç pek çok faktörün katıldığı bir süreçtir. Bu süreçte baÅŸarılı olmak;

Dersin amaçlarını hatırlamayı,

ÖÄŸretmenin kendisiyle olan iletiÅŸimin! izlemeyi,

ÖÄŸrencilerin sözel ve sözel olmayan cevaplarım deÄŸerlendirmeyi,

ÖÄŸrenci davranışlarım yönetmeyi

soru sorma; sorunun sıklığına, dağılımına, cevabın yönlendirilmesinde hatırlatıcıların kullanılmasına ve cevaplama için gerekli zaman tanınmasına baÄŸlıdır.Soru sıklığı kavramı; öÄŸretmenin sorduÄŸu soruların sayışım ifade etmektedir. AraÅŸtırmalar etkili öÄŸretmenlerin çok sayıda soru sorduÄŸunu belirtmektedir. Çok soru sorulması öÄŸrencinin derse katılımım ve baÅŸarısın! arttırmaktadır, öÄŸrencinin sorularla derse aktif katılımı ayrıntıya girmesinde, tekrar yapmasında ve tekrar gözden geçirmesinde etkilidir. Soru sorma bu süreçleri destekler. Soru öÄŸrencinin izlenmesinde, duygusal ve akademik olarak belli bir noktaya odaklanmasında önemlidir

DiÄŸer taraftan eÄŸer öÄŸretmenin sık sık sorduÄŸu sorular aynı konuyla ilgiliyse, sorular birbiri içinde ardışık bütünlük göstermelidir. Sıklıkla soru sorma yalnız basma yeterli deÄŸildir. Genellikte gözlemler öÄŸretmenlerin dersi sınıfta baÅŸarılı/yüksek not alan birkaç öÄŸrenciyle sürdürdüklerini göstermektedir. Ancak tüm sorulara aynı öÄŸrenciler cevap verdiklerinde diÄŸer öÄŸrenciler pasif kaldıktan için derse katılımları azalır, sözel iletiÅŸim becerileri geliÅŸemez ve öÄŸrenme baÅŸansızlıkla sonuçlanır. Ayrıca öÄŸretmen bir grup öÄŸrenciyle derse devam ederken, diÄŸer ÖÄŸrencilerin derse olan motivasyonları, ilgi ve istekleri düÅŸeceÄŸinden dikkatlerini toparlamakta göçtük çekebilirler ve sınıf içi düzeni bozan istenmeyen davranışlar gösterebilirler.

Bu durumda öÄŸretmen bir süre sonra soru sormayı bırakarak dikkati dağılmış olan -sınıfta sınıf içi düzeni saÄŸlamaya yönelik olarak "Susar mısınız?, dersi dinler misiniz?, aranızda konuÅŸmayın," gibi ifadeler yanında, "Bu soruları sınavda soracağım iyi dinleyin" gibi daha sert ifadeler kullanmaya baÅŸlayabilir. Tarafsız dağılım, sınıftaki tüm öÄŸrencilerin mümkün olduÄŸu kadar eÅŸit olarak soru sorma-cevaplama sürecine katılmasın) vurgulamaktadır. Soruların tüm sınıfa dağılımı için ÅŸu noktalara dikkat edilmesi gerekmektedir:

ÖÄŸrenciyi belirlemeden sorunun sınıfa sorulması ve sınıfın bir koro halinde cevabı vermesi önlenmelidir. Bu davranışlar genellikle yüksek baÅŸarılı ye agresif öÄŸrencilerin bulundukları sınıf ortamlarında olur. Bu nedenle öncelikle sorunun kime sorulacağı belirtilmelidir.

Sorular akademik bilgi dışına çıkarsa öÄŸrenci baÅŸarısı azalır ve öÄŸretimin yönetimi' zorlaşır. Genel olarak ifade etmek gerekirse; önce soru sorulmalı sonra öÄŸrenci seçilmelidir.'Soru sorulduktan sonra tüm öÄŸrenciler kendilerine soru sorulacağım düÅŸünerek daha dikkatli olurlar.

Dersin amaçlarından uzaklaşılmadığı ve öÄŸrencilere isimleriyle hitap edildiÄŸi cevaplama hakkı verildiÄŸinde sınıfta verimli bir soru-cevap ortamı kurulacaktır.ÖÄŸretmenlerin en büyük sıkıntılarından biri "öÄŸrenci soruyu bilemez ise ne yapacağım." sorusudur. Hatırlatıcılar etkili öÄŸretim sürecinin garanti altına alınması için ihtiyaç duyulan çok önemli bir araçtır. Hatırlatıcı öÄŸretmenin herhangi bir soruÅŸu olabilir veya öÄŸrencininverdiÄŸi eksik cevap içindeki eksiklikleri azaltmak için verilen yönlendirmeler olabilir.Hatırlatıcılar öÄŸrenci baÅŸarısını arttırmak ve güvence altına almakta, motivasyonu arttırmakta oldukça etkilidir. EÄŸer yanlış verdiÄŸi cevaplar karşısında öÄŸrenciye hatırlatıcılar verilmezse, o öÄŸrenci baÅŸka zaman soru cevaplamamaya yönetebilir.Cevabın yönlendirilmesiyle içeriÄŸin yeniden hatırlatılması saÄŸlanır. ÖÄŸrenci yanlış cevap verse de hatırlatıcılara yönlendirilerek konuya olan motivasyonu yüksek tutulur ve doÄŸruyu öÄŸrenmesi saÄŸlanır.

ÖÄŸrencinin cevabından hem önce hem de Sonra sessizliÄŸin olduÄŸu kısa süreyi bekleme zamanı kavramı; ifade etmektedir. Bekleme zamanının pek çok sınıfta 1 saniyeden daha az olduÄŸu bilinmektedir. Ancak bekleme zamanı 3 saniye ve fazlası olduÄŸunda öÄŸrenci performansı artmaktadır. Ayrıca soru seviyesi arttıkça bekleme zamanı artmalıdır.
Bekleme zamanının uzun/yeterli olması dersleri sorunsuz ve çok daha ilgi çekici hale getirebilir, öÄŸretmenler bekleme zamanı ve soru seviyelerin! eÅŸleÅŸtirerek öÄŸrenci sorumluluÄŸunu arttırırlar, tarafsız dağılımı geliÅŸtirirler ve azınlıktaki öÄŸrencilerin katılımını saÄŸlarlar. Bekleme süresinin uygun kullanımı öÄŸrenci cevaplarının uzunluÄŸunu, çeÅŸitliliÄŸini ve niteliÄŸini etkiler. ÖÄŸrenciler düÅŸüncelerim bütünleÅŸtirerek daha anlamlı cevaplar oluÅŸturabilirler. Böylece ÖÄŸrencilerin kendilerine olan güvenleri geliÅŸir. BaÅŸarısız cevaplar azaldığı için de derse gönüllü katılım artar (Tobift, '1987; Göod ve BR&phy, 200Q).



10. Soru Düzeyi: "Acaba öÄŸrencinin zorlanacağı yüksek seviyede zihinsel süreçleri içeren sorular mı sormalıyız, yoksa öÄŸrencinin kolayca WeçeÄŸibilgi dffzofyinde sörulefmı sormalıyız?" bu iki soru eÄŸitimcilerin üzerinde tartışfakları önemli sorulardandır. Ancak önemli olan öÄŸrencinin soruyu kolay cavaplayıp cavaptamamasının ötesinde; soruların hedef davranışların düzeyine uygun olmasıdır.

Soru düzeyi .belirlenmiÅŸ olan amaçlarla ilgili olmalıdır. Etkili öÄŸretim açısından hangi biliÅŸsel düzeyde otursa olsun;sorunun cevabı ne öÄŸrencinin çok kolayca bileceÄŸi kadar basit ne de hiç bilemeyeceÄŸi kadar zor olmalıdır. öÄŸrencinin bilemeyeceÄŸi kadar zor soru sormak; öÄŸrencinin derse katılımım, baÅŸarısını, kendine olan güvenin! olumsuz yönde etkiler, öÄŸrenciyi çalışmaya ve düÅŸünmeye sevk etmesi açısından yüksek düzeyde soruların etkili olduÄŸu bittnmektedH- (Dfliön, 1981).



11. ÖÄŸretim Yaklaşımlarının Seçimi; Hedef davranışların öÄŸrenciterekazanelınîması için öÄŸretim ortamında yapılacak etkinliklerin en önemtitert ÖÄŸre'ton yaRtaçtmiarıdfr. Hedef davranışların düzeyi deÄŸiÅŸtikçe öÄŸretim etkinliklerinm de deÄŸiÅŸmesi gereklidir, örneÄŸin; öÄŸretmenin bilgi düzeyinde belirlenmiÅŸ olan amaçların gerçekleÅŸmesine yönelik olarak öÄŸretim yaklaşımları ile uygulama düzeyinde belirlenmiÅŸ olan amaçların gerçekleÅŸmesine yönelik olarak kullandığı öÄŸretim yaklaşımlarının farklı olması gerekmektedir.

KuÅŸkusuz her öÄŸretim durumunda baÅŸarı île uygulanabilecek tek bir öÄŸretim yaklaşımından söz edilemez, öÄŸretmenin her amaç için aynı öÄŸretim yaklaşımım kullanarak öÄŸretim yapması beklenmemelidir. Bunu yapmak amaçların gerçekleÅŸmesi yerine öÄŸrenmenin yetersiz olmasına neden olur. içeriÄŸin seçimi, organizasyonu, ardışıklığı, içeriÄŸin sunumu, detayların sunumu, etkinlikler, ödevler, deÄŸerlendirme yöntemlerinin belirlenmesinde de öÄŸretmenin mutlaka amaçlar ile öÄŸretim yaklaşımları arasında iliÅŸki kurması gereklidir. Bu nedenle öÄŸretmenlerin öÄŸretim etkinliklerinde
mümkün olduÄŸu kadar amaçlara uygun farklı öÄŸretim yaklaşımlarından yararlanmaları gereklidir (Good ve Brophy, 2000). Genel olarak farklı öÄŸretim yaklaşımlarının kullanılmasını gerektiren nedenler ÅŸunlardır:

? Programda belirtilen amaçların farklılığı,

? öÄŸrencilerin öÄŸrenme sürecindeki tercihlerinin birbirlerinden farklı olması,

? Her öÄŸretim yaklaşımının her öÄŸrencinin ilgisin! eÅŸit düzeyde çekmemesi,

? Tek bir öÄŸretim yaklaşımının tüm konulara uygun olmaması. özellikle uygulamalı derslerin mutlaka öÄŸrencinin aktif katılımım saÄŸlayan öÄŸretim yaklaşımlarıyla öÄŸretilmesi gerekir.

Ancak önemli olan öÄŸretim yaklaşımlarının ve zamanında kullanılarak, öÄŸrencinin belirlenmiÅŸ olan içerikle en iyi ÅŸekilde iletiÅŸim kurarak öÄŸrenmesin! saÄŸlayabilmektir. Bu nedenle özellikle öÄŸrenci merkezli öÄŸretim yaklaşımları kullanılmalıdır (Holligsworth ve Hoover, 1991:279-289). DiÄŸer taraftan öÄŸretimde farklı öÄŸretim yaklaşımlarından yararlanmak pek çok yarar saÄŸlamaktadır. Bunları ÅŸöyle sıralayabiliriz:

? ÖÄŸretim zamanı etkin kullanılır.

? BelirlenmiÅŸ olan amaçlara daha kısa zamanda ulaşılır.

? Sınıfta disiplin problemleri azalır.

? Tüm öÄŸrencilerin amaçlara ulaÅŸması saÄŸlanır.

? ÖÄŸretim ilgi çekici hale getirilir.

? öÄŸrencilerin yeteneklerinin ortaya çıkması saÄŸlanır.

 


Kaynak: TalöÄŸretmen.blogspot.com

 

 

<Önceki   Sonraki>
MATEMATİKÇİ PULU
HÄ°PERBOLÄ°K UZAY
FOTO MATEMATÄ°K
C.Sequin Galeri
MATEMATİK AFİŞİ
G.W.Hart galeri
KARÄ°KATÃœR
M.C.Escher galeri
MATEMATÄ°K KÄ°TABI
MATEMATÄ°K FÄ°LMÄ°