Sayfa 4 / 8 Sınıf yönetiminde iletiÅŸim eksikliÄŸi ya da kötü iletiÅŸim eÄŸitimin kalitesini düÅŸürmektedir. Fakat çoÄŸu öÄŸretmen ya öÄŸrencilerle nasıl iletiÅŸim kuracağını bilemez ya da tek taraflı bir iletiÅŸim kurarak iletiÅŸimi en baÅŸtan engeller. “Thomas Gordon Etkili ÖÄŸretmenlik EÄŸitimi” adlı kitabında öÄŸretme öÄŸrenci iliÅŸkisinde öÄŸretmenin yaptığı hatalardan bahseder. Kitabında iletiÅŸimin 12 engeli aÅŸağıdaki gibi verilmiÅŸtir: 1. Emir vermek- Yönlendirmek, 2. Uyarmak, Gözdağı vermek, 3. Ahlak dersi vermek, 4. ÖÄŸüt vermek, Çözüm ve öneri getirmek, 5. ÖÄŸretmek, Nutuk çekmek, Mantıklı düÅŸünceler önermek, 6. Yargılamak, EleÅŸtirmek, Suçlamak, 7. Ad takmak, Alay etmek, 8. Yorumlamak, Analiz etmek, 9. Övmek, Aynı düÅŸüncede olmak, Olumlu deÄŸerlendirme yapmak, 10. Güven vermek, Desteklemek, Avutmak, Duygularını paylaÅŸmak, 11. Soru sormak, Sınamak, Sorguya çekmek, Çapraz sorgulamak, 12. Sözünden dönmek, Oyalamak, Alay etmek, Åžakacı davranmak, Konuyu saptırmak.
Bu 12 madde neden engel olarak tanımlanmıştır?. Çünkü öÄŸrencinin öÄŸrenmesini engelleyen sorunların çözümünde gerekli olan iki yönlü iletiÅŸimi yavaÅŸlatır, engeller ya da tümüyle yok eder (Gordon, 1993). Bu 12 iletiÅŸim engeli sonucunda sorunun nedeni tam olarak anlaşılamamakta, problem davranış gerektiÄŸi gibi ortaya konamamaktadır. Ayrıca öÄŸretmenin öÄŸrenciye bu tarz yaklaşımları öÄŸrencinin kendisini olumsuz deÄŸerlendirmesine kendini kötü ve deÄŸersiz hissetmesine yol açar.
ÇoÄŸu öÄŸretmen sorunlarla karşılaÅŸtığında ne yapacağını bilemez. ÖÄŸrenci sorunun okula getirilmesi kaçınılmazdır ve getirildiÄŸinde öÄŸretimi olumsuz yönde etkiler. Bazı öÄŸretmenler öÄŸrenci sorunlarıyla ilgilenmekte isteksizdir, öÄŸrenci sorunlarıyla ilgilenmenin görevi olup olmadığı konusunda ÅŸüpheleri vardır. Bazı öÄŸretmenler ise sorunun rehber öÄŸretmenler tarafından çözülmesi gerektiÄŸini düÅŸünür. Oysa öÄŸrenciler ne sebeple olursa olsun güvensizlik duyduklarında, psikolojik gereksinimleri karşılanmadığına, sevilmediklerinde, kendilerini deÄŸersiz, gergin ve yalnız hissettiklerinde çalışma istekleri kalmaz (Gordon, 1993). Böyle zamanlarda öÄŸretmenin tüm çabaları boÅŸa gider. Ünlü düÅŸünür John Dewey’e göre; en önemli pedagojik yanlışlardan biri bireyin sadece okulda gördüÄŸü konuları öÄŸrenme çabasından ileri geldiÄŸini savunan görüÅŸtür. Ona göre ikinci dereceden önemli görülen, öÄŸrencinin psikolojik gereksinimleriyle ilgili ihtiyaçlar bazen bir tarih ya da coÄŸrafya öÄŸreniminden daha önemli olabilir. ÖÄŸrencinin sorunlarının çözülmesiyle kazanılan davranışlar bireyin gelecekteki davranışlarının temelini oluÅŸturur (Yavuzer, 1999).
|